Glial Tümörü
Glial tümörler, beyin ve omurilikte bulunan glial (destek) hücrelerinden köken alır. Hücre tipine, hücre özelliklerine ve yerleşim yerlerine göre sınıflandırılırlar.
Sınıflandırma - Risk - Belirti - Tanı - Tedavi - Destek Tedavi - Komplikasyonlar
Uyarı !!! Bilgiler hastalar için geçerli bir uygulama rehberi değildir.Sınıflandırmaları
- Hücre tipine göre; ependimomalar, astrositomalar, oligodendrogliomalar ve mikst gliomalar
- Derecesine göre; düşük dereceli tümörler, yüksek dereceli tümörler
- Yerleşim yerine göre; supratentorial, infratentorial ve beyin sapı
- Glial tümörlerin derecelendirmesi Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) sınıflandırmasına göre yapılır. Düşük dereceli olanlar iyi huylu olmamasına rağmen iyi prognoza sahiptirler, yüksek dereceli olanlar kötü huyludur ve kötü prognoza sahiptirler. Supratentorial olanlar beyinde, infratentorial olanlar beyincikte yer alırlar.
Risk Faktörleri
Erkek olmak
Irk: Beyaz ırka mensup kişilerde daha sıklıkla görülür.
Yaş: Risk yaşla birlikte artar.
Aile/Genetik: Ailede santral sinir sistemi tümörü olan kişilerin aynı hastalığa yakalanma riski vardır.
Kimyasal ve/ya da radyasyona maruz kalmak: İş yerinde endüstriyel radyasyona, boya, tiner veya formaldehide maruz kalmış olmak, bazı onkojenik virüsler de risk unsurudur.Belirtileri
Belirtiler, tümörün çapı, tipi ve beyindeki yerleşimine göre değişir.. Beyin tümöründe en sık görülen belirtiler. Belirtiler tek başına veya birkaçı bir arada görülebilir.
- Baş ağrısı ( Sabahları şiddetli olan, günler içerisinde şiddeti artan )
- Bulantı veya kusma
- Kol ve bacaklarda uyuşma, karıncalanma hissi, kuvvet kaybı gelişmesi
- Kaslarda seğirme, kasılma, spazm ya da nöbetler
- Konuşma, görme veya duymada bozulma
- Denge problemleri
- Kişilik ve ruh halinde aşırı değişiklik,
- Hafıza problemleri
Tanı Yöntemleri
- Fizik muayene ve nörolojik muayene
- Bilgisayarlı tomografi (BT)
- MR tetkiki (İlaçlı-kontrastlı MR, MR spektro)
- MR veya BT Anjiografi
- BOS (Beyin Omurilik Sıvısı) incelemesi
- Biyopsi ( İğne biyopsisi, Stereotaksik biyopsi, Cerrahi sırasında alınan biyopsi)
Tedavisi
Glial tümörlerde tanı koyulduktan sonra cerrahide genel prensip; hastaya en az zarar verecek şekilde en çok tümörü çıkartmaktır. Özellikle düşük dereceli glial kitlelerde, kitlenin tümünün çıkartılması hastanın yaşam ömrünü belirgin derecede arttırmaktadır. Yerleşim yeri nedeniyle hastaya zarar vereceği düşünülerek hepsinin çıkartılamadığı durumlarda ise ameliyat sonrasında radyoterapi ve kemoterapi açısından onkolojik tedavi desteği alınmalıdır. Yüksek dereceli glial kitlelerde ise kitlenin tümünün çıkartılması gerekliliği daha azdır. Hastanın yaşam kalitesini en üst seviyede tutacak şekilde maksimum kitlenin çıkartılması uygundur. Cerrahi sonrası da mutlaka kemoterapi ve radyoterapi için onkolojik tedavi verilmesi gerekmektedir. Hastanın genel durumunun cerrahiye müsade etmediği veya kitlenin derin yerleşimli, boyutlarının küçük olduğu, veya beynin önemli bölgesinde bulunması gibi nadir durumlarda ise sadece biyopsi yapılması uygun olabilir. Küçük nüks veya arta kalan tümörler için ise radyocerrahi yapılması gibi bir seçeneğinde göz önünde tutulması uygundur.
Glial tümörlerin düşük dereceli olanları tamamen çıkartılmaz ise tekrarlayabilir (nüks) veya yüksek dereceliye dönüşebilirler. Yüksek dereceli olan glial tümörler ise belirli bir süre içerisinde mutlaka tekrarlayacaklardır. Düşük dereceli glial kitlelerde hastaların ortalama yaşam süreleri daha uzunken, yüksek dereceli glial kitlelerde ise ortalama yaşam süresi daha kısadır.
Destek Tedaviler
- Ödem giderici ilaçlar ( Steroidler, mannitol, lasix )
- Nöbet önleyici ilaçlar (Antiepileptikler)
- Şant
Cerrahi Sonrası Gelişebilecek İstenmeyen Durumlar ( Komplikasyonlar )
Bu komplikasyonlar hastada geçici veya kalıcı olabilir. Bu komplikasyonların biri veya daha fazlası gelişebilir:
Nöbet, şiddetli baş ağrısı, bulantı, kusma, kanama, nörolojik durumun daha da kötüleşmesi, görme, konuşma, algılamada bozulma, hidrosefali, ekstremitelerde şişlik, yara yerinin geç iyileşmesi, enfeksiyon, tromboemboli